Şayet bir yavru köpek sahiplendi iseniz, bunun ister kendiniz için yaptınız isterseniz çocuklarınız için yaptınız başka bir deyişle sahiplendiniz.; ancak onu nasıl eğiteceğiniz ile ilgili bir fikriniz yok! İşte bu tam size göre bir bilgi. Yavru köpeğinizi ne için ve nasıl eğitmelisiniz ?
Evvela, köpeğiniz daha yavruyken şunu netlikle benimsemeli, O da bu hanede bir canlı ve var olan düzeni bozmaya hiçbir zaman hakkı yok ! Bunun için de bu hanede onun da uyması şart olan kaideler olacak. Köpeğinizin hanedeki fertlerle uyum içinde yaşayabilmesi için size yardımcı olacak kaideler koyun.
- KÖPEĞİNİZ SİZ NEYE MÜSAADE EDERSENİZ YALNIZCA ONU YAPACAKTIR.
Şayet siz köpeğinize salonun bütün koltuklarına çıkmasına, yatağınıza girmesine, arabanın her koltuğunda rahatça dolaşmasına ve birilerinin üzerine atlamasına ( kendini sevdirmek için dahi olsa ) müsaade ederseniz; şunu unutmayın ki köpeğiniz yetişkin bir köpek olduğunda bunları engellemek için artık çok geç olacaktır. Yani köpeğiniz daha yavruyken koymak istediğiniz kaideleri belirleyip, ona göre davranmalısınız. Şayet köpeğiniz küçük ırk bir köpekse, bunlar çok da mesele olmayacaktır. Fakat şayet golden veya labrador gibi iri ırk bir köpeğiniz varsa köpeğinizin bir çocuk veya yaşlı bir insanın üzerine atladığını ve neticelerini düşünün !
Bu sebeple istemediğiniz bu davranışı yaptığı vakit net ve yüksek sesle ona ‘HAYIR’ deyin veya mesela bir oyuncakla dikkatini dağıtmaya çalışın. Tabi ki bu konudaki tavrınız net ve istikrarlı olmalı. Netlikle şiddete müracaat etmeden, kararlıca O’na hayır’ı öğretmelisiniz.
Tabi ki mesela köpeğinizin sizinle yatmasından veya koltuklara çıkmasından rahatsız olmuyorsanız, HAYIR kaidenini uygulamayabilirsiniz. Lakin bilmelisiniz ki rahatsız olacağınız vaziyete reaksiyonunuzu köpeğiniz henüz küçükken koymassanız, daha sonra bunu engelleyemezsiniz. Burada asal olan rahatsız olduğunuz vaziyeti belirleyip, ona göre ‘hayır’ demenizdir.
- KARARLARI O DEĞİL, SİZ ALACAKSINIZ.
Hayatınızda karar veren otorite siz olmalısınız. Oynama zamanı, dolaşmaya çıkma zamanı sizin tarafınızdan belirlenen zamanlarda olmalı. Tabi ki de bu manasız bir otorite olmayacak. Bu konuda gözlemci ve açık görüşlü olmalısınız. Örneğin köpeğiniz dolaşmak istemiyorsa, kararı siz verdiniz diye onu zorlayacak değilsiniz. İlk olarak hareketinin nedenini anlamaya çalışın ve kesinlikle ve kesinlikle hayvanınıza saygı duyun. Onu düzenli saatlerde besleyin ve tuvalet ihtiyacı için yeniden düzenli saatlerde dışarı çıkarın. Unutmayın ki günün bu saatlerini köpeğiniz dört gözle bekliyor. Siz de onun bu bazen ivecen bekleyişlerini kendi keyfi vaziyetlerinize göre değiştirmeyin. Düzenli olun ve O’na saygı duyun !
- ODANIZDA, YATAĞINIZDA VEYA KAPININ EŞİĞİNDE UYUMASINA MÜSAADE ETMEYİN.
Bu konuda kesinlikle yumuşak başlı davranmayın. Aynı sizin gibi onun da yatması gereken bir yatağı var. Örneğin köpeğiniz hasta ve size ihtiyacı var. Tabi ki bu gibi kural dışı vaziyetlerde sorgulamadan onu odanıza alın; fakat asla bu vaziyeti bir alışkanlık haline getirmesine müsaade etmeyin.
- HOMURDANMALARINA MÜSAADE ETMEYİN.
Kimi vaziyetlerde net bir ‘hayır’ kesinlikle gereklidir. Örneğin köpeğinizin size karşı ne olursa olsun hırlamaya hakkı yoktur. (Burada sizin ona tabii ki saygı duyduğunuzu düşünüyoruz. ) Şayet buna müsaade ederseniz, unutmayın ki bir sonraki etap ısırmak olacaktır. Bu sebeple net bir ‘HAYIR’ bu vaziyetlerin önüne geçecektir.
- MAMASINI YEMEKTEN SONRA VERİN.
Köpeğinizin mamasını kendi yemeğinizi yedikten sonra verin ve netlikle siz yemek yerken ona mama vermeyin. Şayet bu alışkanlığı köpeğinize daha yavruyken kazandırmazsanız, her masaya oturuşunuzda ayağınızın dibinden ayrılmayarak ‘ borcunuzu’ daimi size anımsadacaktır. Dahası havlamalar eşliğinde yemeğinizi yemek zorunda kalacaksınız. Ayrı olarak netlikle sizin tabağınızdan yemesine müsaade etmeyin. Unutmayın bu evin herkes için kaideleri var ! Siz masanızda yemek yiyorsanız, o da kendi mama kabından kendi mamasını yiyecek
Kendi yemeğinizden önce onu beslemek de bir çözüm olmayacak, kendi yemeğini yemiş olmasına karşın, siz yerken yeniden sizi rahat bırakmayacaktır. Ayrı olarak siz yemek yerken size zararsızmış gibi gözükebilecek ara beslemeler onun sıhhati açısından da doğru olmayacaktır.
- EVDE YALNIZ KALMASINI ÖĞRETİN.
Köpeğinize netlikle hanede yalnız kalmayı öğretmelisiniz. Haneden gidiş ve haneye geliş vakitlerinizi dramatikleştirmeyin. Şayet yokluğunuzda haneye zarar veriyorsa, onu fırça atmayın. Zira bu hiddetinizi köpeğiniz kendi davranışlarıyla değil, haneye gelişinizle özdeşleştirecektir ve bu vaziyet onu rahatsız edecektir. Bu durum da haneye gelişiniz onu kaygılandıracak, haneye gelişinizden korkacak ve hem de çişini olduğu yere yapmasına kapı aralayacaktır.
- KOLAY KOMUTLARI ALMASINI ÖĞRETİN.
Güvenlik açısından, köpeğiniz en azından iki ana komutu bilmeli. ‘GEL’ ve ‘DUR’ . Bu arada köpeğiniz ‘DİKKAT’ kelimesini de anlamalı. Dikkat kelimesini anlaması onu olası tehlikelerden büyük ölçüde savunacaktır. Bu komutları her aldığında onu ödüllendirin; ama yapamadığında da cezalandırmayın.
Köpeğinizi ödüllendireceğiniz vakit da tek heceli ve kolay kelimeleri seçin. Öneğin güzel bir davranış sergilediğinde ‘güzel köpek, iyi köpek ‘ demek yerine yalnızca ‘BRAVO’ demek daha uygun ve anlaşılır olacaktır.
- TASMA TAKMAYI ALIŞKANLIK HALİNE KAZANCIN.
Köpeğinize öğreteceğiniz en ehemmiyetli şeylerden biri de dışarıya tasmayla çıkmaya alışmasıdır. Tasmayı ilk defa takacağınız zaman, tasmayı kafasına zorla geçirmeye çalışmayın. Bunun yerine boyundan kolayca bağlanacak ve onu korkutmayacak bir tasma seçin. Tasmanın gevşek olmamasına özen gösterin. Zira sokakta bir panik halinde köpeğiniz tasmayı kolayca boynundan çıkarabilir. Bu arada tasmanın çok da sıkı olmaması gerekir. Tasmayı taktığınız zaman boynuyla tasma arasına iki parmağınızı geçirin, rahatça hareket edebiliyorsa sıkılık ölçüsü tamamdır.
- KÖPEĞİNİZE KARŞI GÖREVLERİNİZİ DÜZENLİ BİR ŞEKİLDE YERİNE KAZANCIN.
Köpeğinizin bakımıyla alakalı tüm detayları baytar hekiminizden öğrenin. Düzenli olarak göz, kulak temizliğini yapın, tüylerini tarayın ve tırnaklarını net.
- ONUNLA MUTLAKA OYUN OYNAYIN.
Oyun, köpeğinizin balansı açısından sadece yavruyken değil, yetişkinliğinde de çok ehemmiyetli bir aktivitedir. Bir takım oyunlar onun adale gelişimi için ehemmiyetliyken, bazıları ise çevikliği ve zekası için ehemmiyetlidir. Birbirinden ayrı olarak iki değişik türün beraber oyun oynaması, birbirlerini tanımaları için büyük bir fırsattır.